5 TEMMUZ'DA NE OLDU?
15 Temmuz 2016 tarihinde ordu içerisinde örgütlenmiş olan FETÖ, savaş uçakları, helikopter ve tanklarla kanlı ve çılgın yeni bir darbe girişiminde bulunmuştur. Sokakta darbeye karşı çıkan vatandaşların üzerine tankları sürmüştür. Ankara ve İstanbul'da, Cumhurbaşkanlığı, parlamento, emniyet ve kamu binaları ile darbeye karşı çıkan insanları savaş uçaklarıyla bombalayan FETÖ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a da suikast girişiminde bulunmuştur. Darbe girişimi halkın ve devletin diğer unsurlarının karşı koymasıyla başarısız olmuştur. Darbe girişimi sırasında 173 sivil, 62 polis ve 5 asker hayatını kaybetmiştir. Darbecilerin saldırısında ayrıca 1491 kişi de yaralanmıştır.
Darbe girişimi başarılı olsaydı, binlerce masum insan hayatını kaybetmiş, demokrasi ve özgürlükler ortadan kaldırılmış ve Fetullah Gülen'in sapkın dini görüşleri ekseninde askeri bir diktatörlük kurulmuş olacaktı. Bu çağ dışı darbe girişimine farklı düşünceden toplumun bütün kesimleri; siyasal partiler, sendikalar, sivil toplum kuruluşları, medya ve iş dünyası şiddetle karşı koymuşlardır. Gelinen noktada kanlı darbe girişimi bastırılmış, devlet kurumları büyük oranda olağan işleyişine dönmüştür.
FETÖ SADECE TÜRKİYE'Yİ Mİ TEHDİT EDİYOR?
Son darbe girişiminde görüldüğü gibi sapkın bir dini inanışa dayanarak askeri bir diktatörlük kurmak isteyen FETÖ, amacına ulaşmak için hiçbir sınır, ilke ve kural tanımamaktadır. 15 Temmuz'daki girişimde silahsız masum insanları doğrudan öldürmeye yönelik saldırılarda bulunmuştur. Diyalog, hoşgörü gibi kavramları kullanan örgüt, bir STK/hareketin hiçbir şekilde ilişkisinin olmaması gereken stratejik alanlarda örgütlenmektedir. Uzun yıllara dayalı aldıkları eğitim ve öğrendikleri yöntemlerle kendilerini gizlemekte ve yaptıklarını hiçbir şekilde sahiplenmemektedirler. Örgüt, gizli sapkın dini anlayışı, gizli ajandası, amaca ulaşmak için her türlü yöntemi kullanabilmesi nedeniyle sadece Türkiye için değil faaliyet gösterdikleri bütün ülkelerde devletler ve insanlık için bir tehdittir. Örgüt, çalışma yaptığı ülkelerde, Türkiye'de daha önce izlediği stratejinin oldukça benzerini izlemekte, şimdilik kitlelere şirin görünecek faaliyetler gerçekleştirmektedir.
NE YAPILMALI?
Dini değerleri kendi sapkın inanışlarına göre yorumlayan FETÖ, IŞİD ve Boko Haram gibi örgütlerle bütün insanlık ailesi olarak birlikte mücadele edilmelidir. Yurtdışı vatandaşlarımızın, soydaş ve akrabalarımızın, demokrasiye, milli iradeye, insan haklarına ve özgürlüklere saygılı tüm uluslararası kuruluşların ve bireylerin, milletimizin şanlı direnişine vereceği destek unutulmayacaktır.
Bu vesileyle, bir kez daha insanlık dışı bu kanlı darbe girişimini lanetliyor, şehit düşen sivillerimize, polislerimize ve askerlerimize rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz.